kozmofol

öğrenilmiş doğallık üzerine

Posted in Kategorilenmemiş by enip on 01 Eki 2020

Meles Doğal Yaşam Koridoru yarışmasında 1.lik ödülü kazanan projenin manifestosu.

Kendi Suyunu Yok Etmiş Bir Kentin Yeniden Bulma Denemesi

Meles bir kültür mirası. İzmir’in geçmişini, endüstrisini, çelişkilerini, hayallerini, hatalarını, geleceğe dair umutlarını taşıyan, İzmir’i İzmir yapan tüm doğal ve kültürel gerçekliğini yansıtan bir doğal ve kültürel miras. Kurduğumuz medeniyetlerin tüm niyet ve kusurlarını kesit kesit gösteren yarı ölü bir kent peyzajı.

Öğrenilmiş Doğallık Üzerine

Kanallaştırma hareketi endüstri devriminin akarsular üzerindeki en belirgin en tekrar eden mühendislik becerisi. Bu mühendislik çözümleri yalnızca Türkiye’de değil tüm dünyada suyun hakkını gasp etmiş, canlı varlığını yok etmiş, bağlı olduğu havza yapısını büyük ölçüde kangren etmiştir. Doğa bilimlerinin, çevre hareketinin ve bilimin işbirliğiyle gezegenimize bakma biçimimizin pratik anlamda dönüşmeye başlaması, akarsuların canlılığını ancak 90’lardan bu yana yeniden düşünmeye başladı. Bunu takiben Tuna’dan Isar’a, Ren nehrine dek pek çok nehir uzun yıllara dayanan stratejik planlama, fonlama ve tasarım eşliğinde yarı doğal karakterlere bürünmeye başladı. Akarsu restorasyonlarının günümüzdeki çağdaş örnekleri, bugün geçirdikleri dönüşümü ve bu dönüşümün bilimsel altyapısını belli etmeyecek kadar yaşamın, doğalarının birer parçası. Meles kapsamında önerdiğimiz öğrenilmiş doğallık doğa-insan hata-telafi üzerine bugüne özgü bir denklem.

Makro yerine Mikro Dönüşüm Üzerine

Planlama dönüşüyor. Kurduğumuz yapıları yeniden, sıfırdan ve tüm kusurları silecek şekilde baştan inşaa etmemiz koşullar sağlandığı takdirde mümkün. Ancak gerçek ihtiyacımız bu mu? Her yeniden yapılanma, her yeniden inşaa bir öncekini, eklemlenip yerleştiği dokuyu siliyor. İnsan, doğa her koşula uyum sağlıyor. Hafıza katman katman derinleşmeye devam ediyor. Bu kentsel okumada altyapıdan, ulaşımdan kanala insan tahakkümünün tüm unsurları yapılı çevremizin yaşayan bir parçası oluyor. Bu anlamda insanın gezegenine yeni bakma biçimi, tüm kusurlarını affeden, doğanın yenileme kapasitesinin insanın iznine ihtiyacı olmadığını bilen bir bilinci taşımalı. Akıllıca çözümlerin zaman, mantık, bütçe ve doğal sistemlerin işleyişini bilerek stratejik hareketlerde gizli olduğuna inanıyoruz. Mikro dönüşümden kastımız, 2020lerin gerçekliğinden İzmir’e limanıyla, otoyoluyla, kanalı ve Halkapınar gölü gibi kayıplarıyla dürüstçe bakmak. Bu anlamda kanal kesitlerinden deltaya, dönüşüm alanlarından yeniden işlevlendirmeye günümüz gerçekliği ve becerisiyle bakan çok disiplinli bir okumayı, fikir projesinin tüm esnekliğini kullanarak temellendirmek projemizin ana fikri. 

Dirençlilik Üzerine

Herşeyi baştan yeniden yapma, doğallaştırma gibi büyük müdahalelerle insanın gücünü başka bir cephede ortaya koyma çabası, bir asır önceki yöntemlerden farklı sayılabilir mi? Kendi sınırlarını öğrenmiş, doğayı asla kontrol edemeyeceği gerçeği bugünün en önemli bilgisi değil mi? Dirençlilik bu anlamda doğa bilimleri ve mekan pratiklerini kapsayan tüm ilgili disiplinlerin kendini ve eylemini ortaya koyduğu pratiklerin geldiği en üst seviye olamaz mı? MELES Doğal Yaşam Koridoru tümden değiştirmek yerine anlamayı, kolaylaştırıcı olmayı, Yer’in parçası olmayı, çevreyi dirençli kılmayı, kamunun ekolojik bilincini bilgiyi anlaşılır kılarak yaygınlaştırmayı benimser. Kentleşme ile yok olan yaşam ağını, yapısal/doğal peyzajların kendini bulma çabasını okuyarak toparlanmasına aracı olur. Aynı şekilde kurduğu kenti ve toplumu olduğu haliyle kabullenmek ve yerelliğinin büyümesine, kendinden öğrenerek çoğalmasına izin verir. Dirençlilik ve Ekoloji kavramlarına, gerçek dışı bir romantizme kapılan büyük müdahaleler yerine, kent, toplum özelinde ortak yaşam ihtimallerimizi bugüne özgü şekilde anlamaya çalışarak bakar ve akışı kolaylaştırır.

Suyun Niyetini Takip Etmek ve Sedimenti okumak Üzerine 

Kanala alınmış yarı ölü bir dere, hala akıyor. Taşıdığı tatlı suyu, alüvyonu, algi, atığı, çırpınan su ekosistemi, katlanılmaz kokusu içerisinde akmaya devam ediyor. Yine de toprakla, yeraltı suyuyla ilişki kurmaya çalışıyor. Beton kanal üzerinde biriken sediment (tortu) adacıkları ve üzerindeki yeşeren bitki toplulukları adeta akarsuyun doğal haline dönmek için sergilediği tavrın net bir yansıması. Teknik olarak derenin kendi akış dinamiğini kanal içinde yeniden nasıl kurduğunu, kurabileceğini söylüyor. 

Bu sebeple iz bıraktığı yerler, Meles’in akmak ve çoğalmak istediği noktaları ifade ediyor. Projenin temel yaklaşımı mikro müdahaleler bu noktaları merkezine alıyor, Meles için önerilen Meles Doğal Yaşam Koridoru’nu küçük ölçekli müdaheleler ile başlatmanın ilk stratejik hareketini imliyor. Hayatın gerçeği şu; büyük değişimler küçük adımlarla başlıyor. Doğal Yaşam Koridoru Meles’i bir peyzaj alt yapısı olarak yeniden canlı kılmayı, sosyal ve fiziksel olarak yaşatmayı hedefliyor.

Projeyi gerçekleştiren ekibin listesi

  • Enise Burcu Derinboğaz – Ekip Temsilcisi – Peyzaj Y. Mimarı
  • Birge Yıldırım Okta – Doç. Dr. Y. Mimar
  • Burak Arifoğlu – Mimar
  • İzel Beşikçi – Kentsel Tasarım Uzmanı, Peyzaj Mimarı
  • Kerem Arslanlı – Doç. Dr. Y. Şehir Plancısı

Danışmanlar

  • Alper Derinboğaz – Y. Mimar
  • Gürkan Okta – Mimar
  • Itri Levent Erkol – Su Ürünleri Y. Mühendisi
  • Oral Yağcı – Doç. Dr. İnşaat Mühendisi
  • Osman Uzun – Prof. Dr. Peyzaj Mimarı

Yardımcılar

  • Akın Ertürk – Mimar
  • Asena Sonbay – Öğrenci (Peyzaj Mimarlığı)
  • Aslıhan Şişli – Peyzaj Mimarı
  • Ece Yakupoğlu – Peyzaj Mimarı
  • Işınsu Sopaoğlu – Mimar
  • Maral Taşçılar – Mimar
  • Mehmet Yalçın Demircan – Mimar
  • Talha Karaçizmeli – Öğrenci (Mimarlık)

Yorum bırakın